Anlatımda Anlatıcının Tavrı
Anlatıcının tavrı iki şekilde karşımıza çıkar:
- Anlatıcının bakış açısı
- Anlatıcının anlatım tarzı
ANLATICININ BAKIŞ AÇISI
Anlatıcı, doğuştan getirdiği mizacı, eğilimleri, eğitimi yaşamakta olduğu çevre, bu çevre içinde sahip olduğu sosyal konumu, birikimleri sayesinde diğer anlatıcılardan farklı bir bakış açısına sahiptir.
Bu bakış açısı sayesinde olaylar, durumlar, nesneler anlatıcı için farklı anlamlar içerebilir. Mesela “yağmur” bir şair için ilham kaynağı olurken trafikte araç kullanan biri için trafiğin sıkışması, sokak çocuğu için sığınılacak bir yer ihtiyacı, bir çiftçi için ürünlerinin veriminin artması anlamına gelebilir.
ANLATICININ ANLATIM TARZI
- Öznel ve Nesnel Anlatım
Öznel Anlatım: Anlatıcının kendi duygularından yola çıkarak yaptığı anlatım.
Öznel anlatımlarda duygusallık ağır basar.
Doğruluk veya yanlışlık kanıtlanamaz
Yorum söz konusudur.
Örnek: Yazarın bu romanı okuyanları büyülüyor.
Öznel anlatım, cümle düzeyinde olabileceği gibi paragraf düzeyinde de olabilir.
Nesnel Anlatım: Anlatıcının kişisel duygu ve düşüncelerini içermeyen, kişiden kişiye değişmeyen, herkesçe kabul edilip gerektiğinde kanıtlanabilen anlatımlara nesnel anlatım denir.
Örnek: Cenap Şahabettin’in Hac Yolunda adlı eseri gezi yazısı türünde yazılmıştır.
Nesnel anlatım cümle düzeyinde olabileceği gibi paragraf düzeyinde de olabilir.
- Somut ve Soyut Anlatım
Somut Anlatım: Daha çok gözlemlenebilen ve duyu organlarıyla algılanabilen anlatımlarda kullanılır. Bu anlatımda somut anlamlı sözcükler kullanılır.
Soyut Anlatım: Duyu organlarıyla algılanamayan ancak izlenim ve düş gücüyle aktarılabilen anlatımlarda kullanılır. Soyut anlatımda sanatlı söyleyişlere, istiarelere, alışılmamış bağdaştırmalara başvurulabilir.
- Doğrudan ve Dolaylı Anlatım
Doğrudan Anlatım: Anlatıcının kendi gördüklerini, işittiklerini duyu organlarıyla algıladıklarını ve deneyimlerini dile getiren anlatıma doğrudan anlatım denir.
Doğrudan anlatım ayrıca başkasına ait görüş ve düşüncelerin değişikliğe uğratılmadan söyleyenin ağzından çıktığı gibi aktarılmasıdır.
Örnek: Edebiyat öğretmenimiz; Fuzuli, divan edebiyatının en büyük şairidir, dedi.
Dolaylı Anlatım: Anlatıcının başkasından öğrendiklerini, duyduklarını dile getirdiği anlatım dolaylı anlatım denir.
Dolaylı anlatım 2. anlam: Başkasına ait bir sözün, cümleyi söyleyen kişinin kendi söyleyişine göre kip ve kişi eklerinde değişiklik yapılarak aktarılmasıdır.
Örnek: Edebiyat öğretmenimiz; Fuzuli’nin, divan edebiyatının en büyük şairi olduğunu söyledi.